Av. Ali TOPÇU

FİİLİ AYRILIK NEDENİYLE BOŞANMA (TMK m.166/son)

FİİLİ AYRILIK NEDENİYLE BOŞANMA (TMK m.166/son)

Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma Davası İçin Gerekli Aşama ve Şartlar

Fiili ayrılık, eşlerin kanunda belirtilen süreden daha uzun bir süre boyunca ayrı yaşaması durumudur. Bu durum, Türk Medeni Kanunu’na (TMK) göre boşanma sebebi olarak kabul edilmektedir.

Kural olarak boşanma davası açmış olan ancak dava sonucunda diğer eşe nazaran daha ağır kusurlu bulunan tarafın boşanma davası reddedilmektedir. O halde davası reddolunan taraf, kararın kesinleşmesini takiben 1 yıl içerisinde ”ortak hayatın yeniden kurulamaması” sebebine dayalı olarak, eşiyle bu süreçte ayrı yaşadıklarını ispatladığı takdirde kusuru olsun olmasın boşanma davası açabilecektir.

Bunun için gereken şartları birlikte inceleyelim:

1. Yasal Şartın Oluşması

Öncelikle, fiili ayrılık nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinin son fıkrasında belirtilen şartların yerine gelmesi gerekir. Bu maddeye göre, ortak hayatın yeniden kurulamaması ve boşanma sebebine dayalı davanın reddedilmesinden sonra bir yıl süreyle fiili ayrılığın devam etmesi gerekir. ( Düzenlemeden önce üç yıllık bir ayrılık süreci gerekmekteydi.)

İlk dava: Daha önce açılmış bir boşanma davasının reddedilmiş olması şarttır. Bu dava, herhangi bir boşanma sebebiyle açılmış olabilir. (örneğin, evlilik birliğinin temelden sarsılması, zina, terk).

Fiili ayrılık süresi: İlk davanın reddedilmesi kararının kesinleşmesinden itibaren bir yıl boyunca eşlerin fiili olarak ayrı yaşaması gerekmektedir. Bu süre, mahkeme kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlar.

2. Dava Dilekçesinin Hazırlanması

Dava açmak için ilk adım, doğru ve eksiksiz bir dava dilekçesi hazırlamaktır. Dilekçede şu bilgilere yer verilmelidir:

Mahkeme Adı: Yetkili Aile Mahkemesi’ne hitaben yazılmalıdır.

Davacı ve Davalı Bilgileri: Ad-soyad, T.C. kimlik numarası, adres gibi kimlik bilgileri.

Konu: “Fiili Ayrılık Nedeniyle Boşanma Davası” şeklinde açıkça belirtilmelidir.

Açıklamalar (Olaylar): Evliliğin ne zaman ve nasıl kurulduğu, daha önceki boşanma davasının ne zaman açıldığı ve reddedildiği, ret kararının ne zaman kesinleştiği ve bu tarihten itibaren eşlerin bir yıldır ayrı yaşadığı detaylı bir şekilde anlatılmalıdır. Ortak hayatın yeniden kurulamadığına dair kanıtlar da bu kısımda belirtilebilir.

Deliller: Nüfus kayıt örneği, tanık beyanları, önceki boşanma davası dosyası gibi deliller sıralanmalıdır.

Hukuki Sebep: TMK m. 166/son açıkça belirtilmelidir.

Talep (Sonuç): Evliliğin boşanma kararıyla sonlandırılması, varsa nafaka, velayet, maddi ve manevi tazminat gibi talepler net bir şekilde yazılmalıdır.

Dava Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Dava süreci boyunca hak kaybına uğramamak için bazı önemli noktalara dikkat etmek gerekir.

Delillerin Toplanması: Fiili ayrılığın devam ettiğini ve ortak hayatın yeniden kurulamadığını ispatlamak önemlidir. Bu, tanık beyanları, fotoğraflar, resmi belgeler veya ayrı adreslerde yaşandığına dair kira sözleşmeleri gibi çeşitli delillerle desteklenebilir.

Duruşmalara Katılım: Mahkemece belirlenen duruşma tarihlerine bizzat katılmak veya bir avukat aracılığıyla temsil edilmek zorunludur.

Talep ve Haklar: Boşanma davası ile birlikte nafaka (yoksulluk ve iştirak), maddi ve manevi tazminat, çocukların velayeti, kişisel ilişki kurulması gibi hususlar da talep edilmelidir. Bu talepler, dava dilekçesinde belirtilmediği takdirde sonradan ileri sürülmesi zor olabilir.

Tebligat Takibi: Mahkeme kararları ve duruşma günleri, belirtilen adrese tebligat yoluyla bildirilir. Adres değişikliklerinin mahkemeye bildirilmesi ve tebligatların düzenli takibi önemlidir.

Fiili ayrılık nedeniyle boşanma süreci karmaşık hukuki prosedürler içermektedir. Bu nedenle, hak kaybına uğramamak, süreci doğru yönetmek ve tüm hukuki haklardan yararlanmak için mutlaka bir avukatın hukuki yardımından faydalanmak büyük önem taşımaktadır. Bir avukat, dilekçe hazırlığından, delil sunumuna ve duruşma takibine kadar tüm aşamalarda size rehberlik edecektir.

Av. Ali TOPÇU